Van'ın Tarihi Mirası Tehlikede
Van'daki Kırk Değirmenler ve Şamran Kanalı'nın korunması için acil çağrı. Erdem Güngör: "Tarihi eserleri yok ederseniz, tarih yaşanmamış olur."
Acil Koruma Çağrısı
Kırk Değirmenler ve Şamran Kanalını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Erdem Güngör, Van tarihi eserlerinin yok edilmesinin bir medeniyeti silmek anlamına geldiğini belirterek yetkilileri göreve çağırdı. Kadim şehir Van'ın kökleri, taş ve suyun taşıdığı izlerle geleceğe aktarılmak zorunda.
Toplumun Kimliği Taşta ve Suda Yaşıyor
Van'ın derin tarihi kökleri, sadece yazılı kaynaklarda değil, somut yapılarda hayat buluyor. Kırk Değirmenler ve binlerce yıllık su medeniyetinin sembolü olan Şamran Kanalı, bu köklerin en önemli tanıkları. Dernek Başkanı Güngör, toplumsal hafızanın bu eserler üzerinde yükseldiğini vurguladı. Güngör, "Tarihi eserler, bizden önce bu topraklarda yaşamış insanların emeğini, inancını ve medeniyet anlayışını temsil eder. Bir yapıyı silmek, o yapıyla birlikte bir hikâyeyi, bir dönemi silmektir" ifadelerini kullandı. Bu tahribatın sürmesi halinde, Van medeniyet zincirinin kopma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu bildirildi.
Kırk Değirmenler ve Şamran Kanalını Koruma ve Yaşatma Derneği Başkanı Erdem Güngör sosyal medya üzerinden konuyla ilgili şu paylaşımı yaptı.
“Bir toplumun hafızası, sadece yazılı belgelerde ya da sözlü anlatılarda değil, taşta, suda, toprakta ve geçmişin izlerini taşıyan yapılarda yaşar. Tarihi eserler, bir milletin kimliğini, kültürünü ve köklerini geleceğe taşıyan sessiz tanıklardır. Onlar, bizden önce bu topraklarda yaşamış insanların emeğini, inancını ve medeniyet anlayışını temsil eder. Eğer bir toplum kendi geçmişine, tarihine ve eserlerine sahip çıkmazsa, zamanla kimliğini de kaybeder. Çünkü tarihi eserleri yok etmek, sadece bir yapıyı değil, o yapıyla birlikte bir dönemi, bir medeniyeti, bir hikâyeyi de silmek anlamına gelir. O zaman tarih, sanki hiç yaşanmamış gibi olur. Van gibi kadim bir şehirde, Kırk Değirmenler’den Şamran Kanalı’na, Van Kalesi’nden Eski Van şehrine kadar uzanan bu büyük medeniyet zinciri korunmak zorundadır. Her taşın, her suyun, her kalıntının bir anlamı vardır. Bu zincirin bir halkası bile koparsa, geçmişle geleceğimiz arasındaki bağ zayıflar. Bizler Kırk Değirmenler ve Şamran Kanalını Koruma ve Yaşatma Derneği olarak; yalnızca tarihi yapıları değil, bu toprakların ruhunu da korumak için mücadele ediyoruz. Çünkü biliyoruz ki, tarihi eserleri korumak geçmişi yaşatmak, geçmişi yaşatmak ise geleceği inşa etmektir. Unutulmamalıdır: Tarihi eserleri yok ederseniz, tarih yaşanmamış olur” dedi.
