Van'da Yaban hayatın sessiz kahramanı

Van YYÜ Yaban Hayvanları Merkezi, Van Gölü Havzası'nda 2025'in ilk 9 ayında yaklaşık 500 yaban hayvanına yaşam sigortası oldu. Prof. Dr. Lokman Aslan, merkezin ekolojik denge için mücadelesini anlatıyor.

12 Eki 2025 - 07:30 YAYINLANMA
Van'da Yaban hayatın sessiz kahramanı

MERKEZ ARTIK BÖLGENİN EKOLOJİK KORUYUCUSU

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) bünyesinde faaliyet gösteren Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi, sadece tedavi değil, aynı zamanda Van Gölü Havzası'nın zengin biyoçeşitliliğini koruma misyonunu üstlenmiş durumda. Merkez Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, merkezin bölgede yaşayan tüm yaban hayvanlarının adeta "yaşam sigortası" haline geldiğini vurguladı. Bu iddia, 2025 yılının ilk dokuz aylık dönemine ait çarpıcı verilerle destekleniyor.

  • Yaban hayatının sessiz kahramanı olarak ekolojik dengenin korunması için mücadele eden Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, merkezin doğadan kopmuş, yaralı veya annesinden ayrılmış hayvanlara yeniden yaşam umudu sunduğunu söyledi. Prof. Dr. Lokman Aslan, "Van Gölü Havzası, ülkemizin beşte bir sulak alanını barındıran son derece zengin bir bölge. Bu zenginlik bize hem biyoçeşitlilik hem de maalesef hasta ve yaralı yaban hayvanı olarak yansıyor" dedi.

REKOR MÜDAHALE SAYISI: 500'E YAKIN HAYVAN HAYATA TUTUNDU

Prof. Dr. Lokman Aslan’ın paylaştığı bilgilere göre, 2025 yılının ilk dokuz aylık döneminde merkezde 500'e yakın yaban hayvanına müdahale edildi. Bu müdahaleler, yaban hayatının sessiz kahramanları tarafından, ekolojik dengenin korunması hedefiyle titizlikle yürütülüyor.

 

"Yaralı kartallardan kurtlara her tür için yaşam mücadelesi veriyoruz"

Merkeze getirilen hayvanlar arasında kurt, tilki, şahin, kaya kartalı, arı şahini, kerkenes ve doğan gibi yırtıcı türlerin de bulunduğunu dile vurgulayan Prof. Dr. Aslan, "Bu yıl tedavisi tamamlanan 20 yırtıcı kuşu yeniden özgürlüğüne kavuşturduk. Onların gökyüzüne kanat çırpışını görmek, tüm emeğimizin karşılığıdır. Nesli tehlike altında olan sakallı akbaba ve toy kuşu gibi türler de merkezimizde koruma altına alınarak tedavileri yapıldı" ifadelerini kullandı.

"Bilinçlenme artıyor, yaralanmalar azalıyor"

Merkez olarak yalnızca tedavi değil, aynı zamanda eğitim ve farkındalık çalışmaları da yürüttüklerini sözlerine ekleyen Aslan, "Haftalık seminerler, öğrenci ziyaretleri ve çevre bilinci etkinlikleriyle özellikle çocukları doğa sevgisiyle büyütmeyi hedefliyoruz. Bu çalışmaların sonuçlarını da almaya başladık. Ateşli silah yaralanmalarında belirgin azalma görüyoruz. Aynı zamanda Van’ın farklı ilçelerinde yürütülen farkındalık çalışmaları sayesinde, vatandaşların yaralı hayvanları merkeze ulaştırma konusunda çok daha duyarlı hale geldiğini görüyoruz" şeklinde konuştu.

 

Doğaya dönemeyenler için güvenli bir yuva

Merkeze getirilen her hayvanın doğaya dönemediğini de sözlerine ekleyen Aslan, şöyle devam etti:

"Bizim birinci amacımız; doğadaki hayvanı tekrar doğasında, kendi yaşam alanında yaşatmak. Yaban hayvanı, insanla temasa geçmemiş canlı demektir. Bu nedenle biz onları tedavi edip güçlendirdikten sonra ait oldukları yere, doğaya geri gönderiyoruz. Bu, hem doğaya hem insanlığa karşı sorumluluğumuzdur. Ancak kanadı kırılmış, kalıcı sakatlığı olan hayvanlar merkezde uzun süreli misafir ediliyor. Bahçemizde hem sulak alan türleri için göletli yaşam alanları hem de karasal türler için özel barınaklar oluşturduk. Sakallı akbabalardan vaşaklara kadar birçok tür burada güvenli şekilde yaşamını sürdürüyor. Ayrıca merkezimiz, bilimsel araştırmalara da kaynak oluşturuyor. Merkezimiz yalnızca tedavi değil, aynı zamanda bilimsel bilgi üreten bir laboratuvar niteliğindedir."
Kaynak :
İHA

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: