Bir zamanlar Van’ın can damarı olan tarihi Şamran Kanalı, bugün çevre kirliliğinin pençesinde. Urartular’dan miras kalan bu eşsiz su yolu, çöp yığınları ve kötü kokularla adeta bir utanç abidesine dönüştü.
Özellikle Terzioğlu Caddesi üzerindeki köprü civarında çekilen görüntüler, kanalın nasıl göz göre göre kirletildiğini ortaya koyuyor. Van Büyükşehir Belediyesi, İpekyolu, Tuşba ve Edremit Belediyeleri ile Devlet Su İşleri (DSİ) bu alanda yetkili kurumlar olmasına rağmen, kanalla ilgili herhangi bir temizlik ya da restorasyon çalışmasının yapılmadığı dikkat çekiyor.
Şamran Kanalı’nın hemen bitişiğinde, neredeyse bir asırdır yaşayan Terzioğlu ailelerinden Yılmaz Terzioğlu, kanalın bu durumu karşısında sert tepki gösterdi. Terzioğlu, “Van ovaları böyle bir kirlilikle daha önce karşılaşmadı. Bir zamanlar her yıl düzenli olarak temizlenen bu kanal şimdi kaderine terk edilmiş durumda,” diyerek kurumları göreve çağırdı.
Terzioğlu, yaz aylarında kanalın bu haliyle hastalık saçtığını, içeriye çöp başta olmak üzere tıbbî atıkların dahi atıldığını belirterek, “Bu sadece bir çevre sorunu değil, halk sağlığını doğrudan tehdit eden bir durum. Derhal müdahale edilmelidir,” ifadelerini kullandı.
Urartu Krallığı tarafından yaklaşık 2.700 yıl önce inşa edilen Şamran Kanalı, yalnızca Van Ovası’nın sulanmasında değil, tarihte şehrin tüm yerleşim bölgelerine hayat taşıyan bir mühendislik harikasıydı. Bugün ise bu kadim miras, çevresel duyarsızlık ve kurumsal ilgisizlik nedeniyle yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.
Vatandaşlar, kurumların festivaller, şarkıcılar ve türkücülere ayrılan yüksek bütçeleri hatırlatarak, bu kaynakların öncelikle şehrin temel ihtiyaçlarına, özellikle de çevre temizliğine ve tarihi dokunun korunmasına yönlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Şamran Kanalı’nın temizlenmesi ve korunması, yalnızca geçmişe duyulan saygı değil, bugünün ve geleceğin Van’ı için bir gerekliliktir. Belediyeler ve DSİ başta olmak üzere tüm yetkili kurumlar, bu duruma daha fazla kayıtsız kalmamalı, gerekli temizlik ve restorasyon çalışmalarını acilen başlatmalıdır.Unutulmamalıdır ki: Bir medeniyetin değeri, geçmişine ve doğasına sahip çıkmasıyla ölçülür.
Haber: Kenan Gül