İlki 24 Haziran’da İstanbul’da düzenlenen Gazze İstişare Toplantıları dizisinin dördüncüsü, dün akşam Van’da gerçekleştirildi. Köklü Değişim Van Temsilciliği’nin ev sahipliğinde yapılan toplantıya, kentte faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşları (STK), siyasi parti temsilcileri, kanaat önderleri, akademisyenler, alimler ve İslami platformların temsilcileri katıldı.
Toplantıda, Gazze’de 650 günü aşkın süredir devam eden İsrail işgali ve yaşanan insanlık dramının Türkiye kamuoyunda gündemde kalması, somut adımların atılması ve siyasi irade üzerinde baskı oluşturulması amacıyla yapılabilecekler ele alındı. İki oturum halinde gerçekleştirilen toplantının ilk bölümünde Müslüman bireylerin, toplumların ve yöneticilerin Gazze konusundaki sorumlulukları masaya yatırıldı. İkinci bölümde ise katılımcılar çözüm önerilerini paylaştı.
Toplantının moderatörlüğünü Dr. Bilal Acar üstlenirken, konuşmalarda İslami STK ve kurumların bugüne kadar gerçekleştirdiği faaliyetlerin yöneticiler üzerinde yeterli etki oluşturmadığı, bu etkinin artırılması gerektiği vurgulandı. Katılımcılar, İsrail’e yönelik daha net ve kararlı adımların atılması çağrısında bulundu. Müslüman ülkelerin, özellikle Türkiye’nin somut adımlar atması gerektiği belirtilerek, bu yönde atılacak her adımın destekleneceği ifade edildi.
Gazze meselesinin insani değil, İslami ve imani bir sorumlulukla ele alınması gerektiği vurgulanan toplantıda, Van’daki STK’ların ortak eylem ve söylem geliştirmesi yönünde adım atılması kararı alındı. Toplantıya katılan isimler, Gazze’deki soykırımın son bulması için dile getirilen taleplerin hayata geçirilmesinin önemine dikkat çekti ve bu tür organizasyonların devam ettirilmesi konusunda ortak görüş birliğine vardı.
Toplantının ikinci bölümünde ise şu somut çözüm önerileri dile getirildi:
İsrail’in “terör organizasyonu” olarak tanınması ve bu ülkeyle sürdürülen diplomatik ilişkilerin sonlandırılması,
Türkiye’deki İsrail diplomatlarının “istenmeyen adam” ilan edilerek sınır dışı edilmesi,
İsrail ile yürütülen doğrudan veya dolaylı ticaretin yasaklanması ve ilgili şirketlere yaptırımlar uygulanması,
Siyasi irade üzerinde toplumsal baskının artırılması,
Van’daki tanınmış ilim insanlarından oluşacak bir heyet kurulması ve bu heyetin sürece liderlik etmesi,
Siyonist rejime destek veren çifte vatandaşların vatandaşlıktan çıkarılması,
STK’lar öncülüğünde Gazze’ye deniz yoluyla insani yardım gemileri gönderilmesi,
Kürecik Radar Üssü’nün kapatılması için kamuoyu baskısının artırılması,
Filistin’in özgürleşmesi sağlanana dek normalleşme girişimlerine karşı durulması,
Yöneticileri harekete geçirecek bir “muhasebe kültürü”nün yaygınlaştırılması,
Gazze’ye yönelik insani yardımların artırılması ve bu yardımların ulaşması için uluslararası baskının sürdürülmesi.
Katılımcılar, bu önerilerin sadece fikir düzeyinde kalmaması gerektiğine, pratik adımlarla hayata geçirilmesinin elzem olduğuna dikkat çekti. Sessiz kalmanın zulme ortak olmak anlamına geldiği vurgulanarak, bu çözüm önerileri bir yol haritası olarak kamuoyuyla paylaşıldı.
Haber: Kenan Gül
Kaynak: HABER MERKEZİ